Adaletinizi Seveyim!
Bu ülkede insanlar adaletin etikete göre uygulanması nedeniyle adalete olan inançlarını yitirmişler.
Kime sorarsanız sorun aynı tepkiyi alırsınız.
Adalet mi?
Güldürmeyin…
Ülkenin başındaki yönetici dahi işine geldiğinde Hukuk’a güvenmeli ve saygı duymalısınız derken, işine gelmediğinde ben o mahkeme kararlarını tanımam diyebilecek kadar Hukuk aşığıdır. (!)
Anayasa Mahkemesi kararına karşı ne diyordu. “Karara uymuyorum, saygı da duymuyorum”
Bütün tarikatları ilk yuvalandırdığınız noktalardan biri Adalet kurumları olursa tabi Hukukun üstünlüğünden bahsetme şansınız kalmaz.
Malum şahısların aleyhine tweet atanlara anında hakaretten ceza yağdıran mahkemelerin etiket değiştiğindeki davranış şekillerini görelim.
Şaka 1.
Ülkenin yüksek istişare kurulu üyesinin damadı “FETÖ üyesi olmak” suçundan yargılandığı davada, davanın delil yetersizliğinden beraatına bozulması üzerine; yüklenen suçun tarafından işlendiğinin sabit olmaması gerekçesiyle karar verilmesini isterken, eylemlerinin sempatizanlık düzeyinde kaldığını belirtmiştir.
Yani benim bu fetö denen adamla veya bu konuyla alakam yok dememiş, sadece sempatizanım demiş.
O zaman ne diyoruz?
Adaletinizi s..eyim…
Şaka 2.
Adı lazım değil bir futbolcu, ne özelliği var?
Milliymiş…
Ünlüymüş…
Yurt dışında ülkesini temsil etmiş…
Eeee sonra?
Emirgan’daki bir eğlence mekânında bu futbolcu ile bir popçu birbirine giriyor. İddialara göre futbolcu önce popçunun karısını taciz ediyor, ardından popçuyu darp ediyor. Popçu hastaneye götürülüyor. Futbolcu da arkasından hastaneyi basıyor ve ruhsatsız silahı ile ateş ediyor. Tüm bunlar hastanenin ve eğlence mekânının kamera kayıtları ile teyit ediliyor.
Mahkeme süreci sonunda ceza açıklanıyor.
Futbolcu ‘cinsel taciz’ suçundan beraat etti. Futbolcuya ‘korku kaygı veya panik yaratacak şekilde silahla ateş etmek’, ‘ruhsatsız silah bulundurmak’, ‘kasten adam yaralama’ suçlarından 2 yıl 8 ay 15 gün hapis cezası verildi. Bu suçlardan mahkeme hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.
Futbolcu bir gün bile içeride kalmadan hayatına devam ediyor.
Nasıl bir sonuç çıkarmalıyız?
Türkiye’de ruhsatsız silah taşımak tutuklama gerektiren bir suç değil.
Türkiye’de kamu alanında ateş etmek tutuklama gerektirecek bir suç değil.
Türkiye’de adam yaralamak tutukluluk gerektiren bir suç değil.
Cinsel tacizi konuşmuyoruz bile…
O zaman ne diyoruz?
Adaletinizi s..eyim…
Şaka 3.
Hâkim bir anne ile savcı bir babanın oğulları suç rekoru kırıyor.
Bu oğulun, bulantı ve kusma şikâyetiyle gittiği Bakırköy Dr. Sadi Konuk Hastanesi acil servisinde görevli hemşireye “Canımı haddinden fazla yakarsan o iğneyi g sokarım” diyerek ‘kamu görevlisine hakaret’ suçundan açılan davasında 2 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
Bakırköy 22. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın duruşmasında hâkimliği bırakıp oğlunun avukatı olan anne, müvekkilinin o sözleri söylemediğini, söylese bile şarta bağlı kullanılan sözler olduğu için hakaret suçunu işlemediğini aktardı. Avukat anne müvekkilinin beraatini isterken, hâkim eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ertelemişti.
Buradan ne anlamamız gerekiyor. Şarta bağlı söylenen sözler hakaret kabul edilmiyor. Koskoca eski hâkim yeni avukat anne açığı önümüze seriyor.
O zaman ne diyoruz?
Adaletini s..eyim…
Aynı oğul, bir alışveriş merkezi mağazasında kıyafet denemek için kabine girmek yüzünden çıkan bir kavgada tartıştığı kişilere sustalı bıçak ile saldırdı. Yaşanan kavgayı ayırmak isteyen 23 yaşında bir üniversite öğrencisini yaraladı. Bu olay nedeni ile ‘kasten yaralama’, ‘kasten yaralamaya teşebbüs’, ‘hakaret’ ve ‘bıçak bulundurma’ suçlarından 6,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davasının görülmesine devam ediliyor.
Bu oğul Ataköy’de kız arkadaşıyla tartışırken kendisine bakmasına öfkelendiği kafe işletmecisi ve çalışanları ile tartıştı. Tartışmanın ardından bu oğul kafenin karşısındaki hâkim-savcı lojmanındaki evine giderek 6. kattan kafeye doğru ateş etti. Ateş sonucu parkta oturan bir şahıs yaralandı. Bu olay nedeniyle bu oğul hakkında ‘kasten yaralama’, ‘tehdit’ ve ‘genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması’ suçlarından dava açıldı.
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından bu oğul, yaralanan şahsa yönelik ‘olası kasıtla silahla yaralama’ suçundan 2 bin TL ve ‘tehdit’ suçundan ise 500 TL para cezasına çarptırıldı. Sanığa verilen para cezasında hükmün açıklanması geri bırakıldı.
Ateş etmiş! Doğru. Ne diye büyütmüşler anlamadım. Yaralı adama 2000 TL verince de olay çözümlenmiş.
Koskoca mahkeme yanlış yapacak değil ya…
O zaman ne diyoruz?
Adaletinizi s..eyim…
Bu oğul için son olarak kız arkadaşı ile tartışıp, darp ederken araya girmeye çalışan çevredeki vatandaşların tepkisine öfkelenip üzerine aracını üzerlerine sürdüğü 6 kişinin yaralanmasına neden oldu. Olayların ardından mahkeme “Mala zarar verme”, “Kasten öldürmeye teşebbüs” , “Yaralama” ve “Basit yaralama” suçlarından 14 yıldan 32 yıla kadar hapis istemiyle iddianame düzenlenmişti.
Geçtiğimiz günlerde mahkeme bu oğulun davasını ileri bir tarihe ertelerken tutuklu yargılanmasına gerek görmeyerek tahliyesine karar verdi.
Ne özelliği var bu oğulun? Kanunu bilen(!) hâkim annesi ve savcı babası var.
Ama kanunlarımız eğer böyleyse veya bu şekilde uygulanıyorsa…
O zaman ne diyoruz?
Adaletinizi s..eyim…
Ayarıyla oynadığın kantar, gün gelir seni de tartar!