Balık Diktatörlüğünün Unutkan Balıkları

Ne balığı derseniz, kefal veya balon balığıdırlar. Çünkü bunlar pislikten beslenir ve etrafı zehirlerler. Bu balıklarda sürekli bir şakşakçılık, yandaşlık ve yardakçılık hali mevcuttur. Bazen insan kendine soruyor, acaba gerçekten hiç bir şey hatırlamıyorlar mı? Balık hafızası bu olsa gerek…

Tarih 07 Aralık 2019 Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan eski AKP’li Başbakan Ahmet Davutoğlu için “Şehir Üniversitesi’nin tahsisini Başbakanlığım döneminde yapan benim. Tahsisini yapan ben olduğuma göre, daha sonra malum zat Başbakan olunca bu tahsisi Şehir Üniversitesi’ne mülkiyet devrine dönüştürmüştür” dedi ve “Öksüz yetimin hakkını kalkıp kurdukları üniversiteye tapu devri yapmak suretiyle, özelleştirme yüksek kurulu başkanı sıfatıyla bunu sağlıyor” ifadelerini kullandı. Erdoğan konuşmasının devamında, “Sayın Babacan var onun da imzası var bu işin altında. Başka kim var; Mehmet Şimşek var. Başka kim var; O zaman Ulaştırma Bakanı olarak, Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun içinde olan Feridun Bilgin var. Hani bunlar dürüsttü” şeklinde konuştu.

Balıklardan bir tanesi bile sormuyor. Tayyip beyin söylemiyle dürüst olmayan bu şahıslar bizim parti arkadaşımız mıydı? Aynı kabine de biz mi görev almıştık? Yol arkadaşı diye biz mi bulup getirmiştik? Yoksa patron yine kandırıldı mı?

25 Ağustos 2004 Milli Güvenlik Kurulu Kararı Karar Sayısı : 4811. Milli Güvenlik Kurulu 25 Ağustos 2004 tarihinde sayın Cumhurbaşkanı başkanlığında olağan toplantısını yapmıştır. 2. Kurulun bu toplantısında ; 24 Haziran 2004 tarihli MGK toplantısının gündem konularından biri olan “Türkiye’deki Nurculuk Faaliyetleri ve Fethullah Gülen” konusu gündeme gelmiş, yurt içi ve yurt dışı faaliyetlerine karşı bir eylem planı hazırlanması uygun görülmüş ve bu konuda tavsiye kararının Hükümete bildirilmesine karar verilmiştir. Belgeyi imzalayanlar; Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök Dışişleri Bakanı Abdullah Gül Devlet Bakanı Abdüllatif ŞenerDevlet Bakanı M.Ali Şahin Adalet Bakanı Cemil Çiçek Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına Jandarma Genel Komutanı M. Şener Eruygur

Bu tavsiye konusu hükümet tarafından nasıl anlaşılmışsa, sonradan terörist dedikleri bir savcının arkasında durarak, imzası olan tüm kuvvet komutanlarının tutuklanmasına varan temiz eller operasyonunu ve ergenekonu başlattılar. Ardından yine aldatılma, arkasında durdukları savcı fetöcü çıktı ve kaçtı. Balıklar gittikçe alıklaşıyor.

24 Mart 2011 Ak Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ ise, ”Fethullah Gülen, bu ülkenin yetiştirdiği değerli bir kıymettir” dedi ve sözleri TBMM tutanaklarında şöyle yer aldı: ”Seversiniz, sevmezsiniz ama değerli bir insandır, bilge bir insandır, bu ülkenin millî ve manevi değerlerine bağlı nesillerin yetişmesi için hizmet yapıyor; her şeyi de açık, devletin denetimi, gözetimi altında açık, her şeyi gözünün önünde olan… Hakkında herhangi bir savcının iddiası, mahkûmiyet kararı olmayan birini, ‘Çete’ diye itham ederseniz ona karşı büyük bir haksızlık yaparsınız. Kendi de burada yok ama çeteden yargılananları çete iddiasıyla soruşturulanları, kovuşturulanları demokrasiye darbe vurmak isnat ve iddiasıyla yargılananları milletvekili olmak için Meclise taşıma gayreti içerisinde olurken, temiz insanları ‘Çete’ diye suçlamak kabul edilemez.”

Balıklarda çıt yok Kimin partisinden bunu söyleyen şahıs demiyorlar.

20 Şubat 2012 Cemaatle hükümet arasında çatışma olduğu iddialarını yorumlayan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çelik, “Cemaat devleti ele geçirmiş, devlete sızmış bunlar kargaları güldürür” dedi.

Balıklarda yine ses yok. Bu şahıs kimin kabinesinde Milli Eğitim Bakanı olmuştu?

23 Mayıs 2013 Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ABD temasları esnasında kendisinin Fethullah Gülen’e yaptığı ziyaretle ilgili, “Başbakan bizden ‘sevgilerimi iletin, bir emri olur mu, tavsiyeleri olur mu’ öğren dedi. 3 saate yakın birlikte olduk” dedi. TRT Türk’te açıklamalarda bulundu.

Bu konuşmayı yapan ne de olsa yol arkadaşı, ne söylerse söylesin hala danışman ve hala fetöcülere acıyor. Unutkan balıklar şunu dahi söyleyemiyor. Sıralanabilecek bir çok örnek var ama Tayyip bey bunların hiç birini biz getirmedik. Siz bir yerlerden bulup getirdiniz. Sizin onaylamadığınız hiç bir şey lideri olduğunuz partide yapılamaz. Bu konuda en net açıklamayı da Erdoğan Bayraktar yapmıştır.

25 Aralık 2013 Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Bakanlıktan ve milletvekilliğinden istifa etti. Erdoğan Bayraktar şunları söyledi: ”Ben müsaadenizle basın açıklaması şeklinde çok kısa ifadelerde bulunmak istiyorum. 17 Aralık tarihinde yapılan operasyon dosyasında şahsımı rencide edecek veya izah edemeyeceğim hiçbir husus yok. Ancak Sayın Başbakan’ın istediği Bakanla çalışmak veya istediği bakanı görevden almak en tabi hakkıdır ve yetkisidir. Fakat ‘rüşvet ve yolsuzluk ifadelerinin bulunduğu bir operasyon sebebiyle istifa ediniz ve beni rahatlatacak deklarasyonu yayınlayınız’ şeklinde tarafıma baskı yapılmasını kabul etmiyorum. Etmiyorum, çünkü soruşturma dosyasında var olan ve onaylanan imar planlarının büyük bir bölümü Sayın Başbakan’ın onayıyla yapıldı. Bu minval üzere bakanlıktan ve milletvekilliğinden istifa ettiğimi açıklıyorum. Bu milleti ve vatanı rahatlatmak için sayın Başbakan’ın istifa etmesi gerektiğine inandığımı ifade ediyor, yüce milletime saygılar sunuyorum.”

Hafızasız balıklar hala sessiz.

24 Mart 2014 AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon’da düzenlenen mitingde halka hitap etti. “Trabzon nice alimler, hocalar yetiştirmiş bir şehirdir. Bu Pensilvanya’daki gibi değil ha! Bu Pensilvanya’nın ne olduğunu siz zaten anladınız. Geçenlerde benimle ilgili söylediği ifade şu; “Bu uzun bize hainlik yaptı” diyor. Okullar için yer istedi verdik, bu muydu hainlik? Ne istediniz de alamadınız? 17 üniversite kurmak için geldiler imzaladım. Okullar için yer istediler verdik. Olimpiyatlar için devlet başkanlarını biz refere ettik. Ne nankörlük bu ya? Ne istediniz de alamadınız be?”

Sonuç olarak balıklar artık daha da şaşkın Tayyip bey, adamları önce siz refere ediyorsunuz ardından da adamlar her türlü haltı yedikten sonra şikayet ediyorsunuz.

Bu kefal ve balon balıkları hala varlığını korusa da bir gün pislikten beslenen balıkların dışında birileri de çıkar. Şikayet ettiklerinin hiçbirini biz bulup getirmedik. Biz kandırılmadık, aldatılmadık ve hiç inanmadık. Bunların hepsinin bilinçli bir operasyon olarak yönetildiğini biliyorduk ve defalarca uyardık der ki geçmişte de uyaranlar vardı.

Beş dönem milletvekilliği yapan ve 2016 yılı ocak ayında vefat eden Kamer Genç, 10 Haziran 2009’da Meclis kürsüsünden Fethullah Gülen ile ilgili “Arkadaşlar, kimdir bu Fetullah Gülen, ne yapmak istiyor, rejim içinde rolü nedir? Araştıralım, Türkiye çok tehlikeli bir noktaya gelmiştir. Rejim gidiyor. Türkiye çok büyük bir dönüşüm içinde, AKP kendi ekonomisini kuruyor. Laik Türkiye Cumhuriyeti yok ediliyor.” diyerek milletvekillerini uyarmıştı. Bu konuşma sırasında meclis kürsüsünde AKP’li milletvekillerinin saldırısına uğramıştı. Konuşmasında “Benim için sorun değil, yarın bunun en büyük zararını siz çekeceksiniz ben çekmem, benim düşüncelerim belli siz düşünün” demişti ama vatan sevgisiyle de her türlü saldırıya karşı söylemlerine devam etmişti.

Bugünler geldiğimizde aklını kullanmayı bilen her insanda şu yorumu yapabilir. Uyarılmak için farkında olmamak gerekir. Bilerek yaptıkları için hiç kimse uyarılamaz…

Kılavuzu karga olanın burnu boktan kurtulmaz…